“İnsan vücudu megahertz (MHz) olarak ölçülebilecek biyolojik frekansa sahiptir.” Bu fikri ispat olarak Washington’daki Eastern State Üniversitesi’nde Dr. Bruce Tainio, yıllar önce yaptığı bir araştırma ile gün içinde insan vücudunun frekansının 62-72 MHz olduğunu göstermiştir. Bu titreşim kadın, erkek, farklı ırklar ve fiziksel yapı fark etmeden her insanda aynıdır. Radyo dinlerken dinlemek istediğimiz kanalın frekansı gibiyiz anlayacağınız. Ayarı biraz ileri biraz geri kaydırınca dinlediğimiz radyo kanalı gibi ya kayboluyoruz ya bozuluyoruz. Belli bir enerji boyutunda titreşen enerji formlarıyız kısacası. Gen farklılığımız, güzelliğimiz, çirkinliğimiz, mezhebimiz, rengimiz, inancımız, inançsızlığımız o frekansa bakıldığında anlaşılmıyor. Eşitiz. Tek farkımız, kişiliklerimiz ve hayat tecrübelerimiz. Şimdi örneklerle konuyu irdeleyelim; İçinde su olan şişenin üstüne yazılmış veya sözel söylenmiş olan sözcükler, düşünceler, suya çalınmış olan müzik ve oynatılmış film ile suyun
Bilinenden kurtulmak.