Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

"Vicdan diye metafizik bir olgu yoktur."

Vicdan nedir? Tanımda geçen: "kendi ahlak değerleri" sözündeki ahlak tanımında doğuştan gelen bir şey yok, geçiniz. sonradan kazanılan.. iyi-kötü.. Yani ata öğretisi bir şey.. Yani evrensel bir ölçütü yok.   Vicdan bireyin içinde doğduğu toplumu ve onun değerler sistemini bir ahlak kalıbı olarak öğrenmesidir. Daha sonra o kalıptan ya da teraziden hareketle tüm toplumsal davranış ve eylemleri değerlendirir. Kalıba uymayanlar için vicdanım elvermiyor der. Yani zannedildiği gibi insanda doğuştan ve herkeste aynı şekilde olmak üzere metafizik bir vicdan ilkesi yoktur.  Vicdan dediğimiz konsept nasıl oluşur? Bireyin içinde yaşadığı toplumun öz yargılarıyla oluşur; annenizin,babamızın bize öğrettikleriyle; töresel kalıplarıyla;geleneksel kalıplarla oluşur. Çevre bizi etkiler ve doğrularımızı-yanlışlarımızı oluşturur. Bunlar bizim kendi değer yargılarımızdır. Her toplumun kendine has bir değer görüşü olduğundan her toplumun uydurduğu vicdan kavramı da etiktir. Evrensel

"Ümmet din birlikteliği değil halkların kardeşliği demektir".

Ümmet nedir? Ümmet din birlikteliği midir? Dinin birlikteliğidir diyenlerin dayanağı var mıdır? Ümmetin din birlikteliği olduğunu savunan insanların bir dayanağı yoktur. Bunlar ezberci, ordan burdan duymuş olan Kur'andan ve Muhammed peygamberimizden bihaber kişilerdir. Onlar dinin tüm müslümanların birlikteliğinden bahsediyorlar lakin kendi içlerinde mezheplere bölünüp dini kendileri böldüğünü görmekte acizlerdir.  Üstelik Allah'ın dinde bölünmeyin emri bile varken..(bknz; Enam 159/Rum32/Ali imran 103 ve 105 ayetleri) Bu noktada dinin birlikteliğine karşı olduğumu beyan etmiyorum sadece varolan neyse onu size sunuyorum.. Hayır, ümmet; din birlikteliği değil, siyasal, sosyal, ekonomik ve politik birliktelik demektir. Ümmetin içinde gayrimüslimler ve ateistler de olabilir. Medine Sözleşmesi kesinlikle sadece salt din ve ulus karakterli bir yönetimi de benimsemez. Bu konuyu yanlış biliyorsunuz. Gelin ümmetin ne olduğunu delillerle;İslam tarihinde Hz.Muhammed'in yazmış

Aşkın tarihsel evrimi

Aşkın evrimleşmesini nasıl oldu bilemiyoruz. Mallesef hormonlar ve duygular kalıntı bırakmıyor ama aşkın evrim haritasında kalıcı bir yer edinmesinin başlıca belki de tek nedeni seks.. (Aşk libidodur der,Freud) Çünkü malumunuz insan dahil bütün canlılar hayatta kalmak ve üremek üzerine kurulu bir yapıda.... Yani hayatta kalmak ve üremedeki şansı ve kaliteyi arttırmadaki her unsur canlılar için bir avantaj, bu noktada aşkın evrimimizde korunması çok normal. Yani kısacası aşk da cinselliğin sağlanmasındaki en garanti yol gibi.. Aşkın temelinde yatan şey empati ve bağ kurma yeteneği bu da cinsel kaliteyi arttıran bir şey ve kaliteli bir cinsellik ilerleyen dönemdeki insan popülasyonunu etkileyecektir. Yani aşk, seksin önünü açan bir sistem olarak evrimleşmiş olabilir diyor saygıdeğer bilim insanları Diğer ikinci kritik soru ise neden aşık olduğumuz insanları ya da bize aşık olan insanları seçemiyoruz. Peki neden? Buna da bilim adalarımızın şöyle bir açıklaması var; 'İnsanlar imka